Saç ekimi, uzman doktorlar gözetiminde, Sağlık Bakanlığı onaylı saç ekim merkezlerinde titizlikle gerçekleştirilen cerrahi bir işlemdir. İşte saç ekiminin aşama aşama nasıl yapıldığına dair detaylı rehber: 1. Hazırlık Aşaması: Saçların Tıraş Edilmesi İşleme başlamadan önce, tüm saçlar tıraş edilerek uygun uzunluğa getirilir. Bu adım, hem donör bölgenin hem de ekim yapılacak alanın net bir şekilde görülmesini sağlar. 2. Lokal Anestezi Uygulaması Saç ekimi sırasında hasta uyanık kalır. Ancak herhangi bir acı hissedilmemesi için lokal anestezi uygulanır. Böylece işlem konforlu bir şekilde gerçekleştirilir. 3. Donör Bölgeden Saç Köklerinin Alınması Saç kökleri genellikle ense bölgesinden alınır. Bu işlem, “punch biyopsi” adı verilen özel mikro motorlara bağlı cihazlarla gerçekleştirilir. Kıl kökleri, steril ortamda özel solüsyonlar içinde bekletilerek canlılıklarını korur. Donör alandan alınacak greft sayısı, ekim yapılacak alanın büyüklüğüne göre belirlenir. 4. Doğal Saç Çizgisinin Belirlenmesi Saçın alın çizgisi (ön saç çizgisi), estetik bir görünüm açısından oldukça kritiktir. Bu çizgi; kişinin yaşına, cinsiyetine, yüz yapısına ve saç dökülme şekline göre profesyonelce planlanır. Doğru belirlenmediği takdirde yapay ve dikkat çeken bir görünüm ortaya çıkabilir. 5. Kanal Açma ve Greftlerin Yerleştirilmesi Ekim yapılacak bölgede saçın doğal çıkış yönüne uygun olarak mikro kanallar açılır. Daha sonra greftler bu kanallara, doğal bir saç görünümü oluşturacak şekilde tek tek yerleştirilir. Bu aşamada dikkat edilmesi gereken noktalar: Saçlar rastgele değil, doğal asimetriye uygun şekilde dağıtılmalıdır. Greft yoğunluğu, özellikle saç çizgisi ve tepe bölgesinde dikkatlice planlanmalıdır. Donör bölge kısıtlıysa, greftler en görünür alanlara öncelik verilerek kullanılmalıdır. 6. İşlem Sonrası Bakım ve Bilgilendirme Ekim işlemi tamamlandıktan sonra, donör alan pansumanla kapatılır. Hastaya saç ekimi sonrası dikkat etmesi gereken konular detaylı şekilde anlatılır. Bu süreçte önerilere uyulması, saç ekiminin başarısını ve kalıcılığını doğrudan etkiler.

Gold FUE Saç Ekimi Yöntemi Nedir? Gold FUE yöntemi, saç ekiminde başarı oranlarını artırmak amacıyla geliştirilmiş en güncel tekniklerden biridir. Bu yöntemde, özel olarak tasarlanmış altın uçlu saç ekim cihazları kullanılmaktadır. Altın, insan vücuduna en uyumlu materyallerden biri olduğu için enfeksiyon ve alerji riskini minimuma indirir. Mikromotor tekniği ve altın uç kombinasyonu sayesinde işlemler daha hızlı, verimli ve güvenli şekilde gerçekleştirilir. Gold FUE’yi klasik FUE yönteminden ayıran en önemli fark, altın uçlu mikromotor kullanımıdır. Gold FUE Saç Ekimi Nasıl Gerçekleştirilir? Gold FUE işlemi sırasında, greftleri çıkarmak için altın kaplamalı içi boş iğnelere sahip özel bir mikromotor kullanılır. Bu teknik sayesinde greftlerin zarar görme riski en aza indirilir ve ekim yapılan alanlarda daha yüksek tutunma oranı sağlanır. Diğer yöntemlerde, greftlerde deformasyon veya folikül için açılan deliklerde mikrobiyal büyüme gözlenebilirken, Gold FUE yönteminde %99 oranında uyum ve başarı sağlanmaktadır. Ayrıca altın uçlu iğneler, ısınmadıkları için daha az doku tahribatı oluşturur, bu da iyileşme sürecinin hızlanmasına ve neredeyse hiç iz kalmamasına yardımcı olur. Her işlem sonrası altın uç atılarak hijyen maksimum düzeyde tutulur. Altın materyali vücutla mükemmel uyum sağladığından, hassas ciltli hastalar için de güvenli bir seçenektir. İşlem sırasında mevcut saç yoğunluğu ve dağılımı dikkate alınır. Greftlerin dikkatli bir şekilde çıkarılması ve korunması, saç ekiminin başarısında kritik bir rol oynar. Bu noktada uzman doktorların deneyimi büyük önem taşır. Gold FUE Yönteminin Avantajları Gold FUE saç ekimi yönteminin sunduğu avantajlar şunlardır: Geleneksel FUE yöntemine kıyasla daha hızlı iyileşme süresi sağlar. Tek kullanımlık, jilet keskinliğinde altın uçlu iğneler ile hijyenik bir uygulama sunar. Donör bölgede minimum iz bırakır. Greftlere zarar vermediği için %96 oranında büyüme başarısı sağlar. Yara izi, dolgunluk artırma, çatlak tedavisi ve gözenek sıkılaştırma gibi farklı alanlarda da kullanılabilir. Operasyon sonrası donör bölgede ağrı yaşanmaz. Ense bölgesindeki ince tüylerin alınması gibi hassas işlemler için idealdir. FUT yönteminin uygulanamadığı durumlarda alternatif oluşturur. Kaş ekimi gibi detaylı işlemler için uygundur. Son teknoloji ekipmanlarla uygulanır. Altın kullanımı sayesinde yan etki riski minimuma indirilmiştir. Pek çok hastada yüksek memnuniyet sağlamıştır. Mehmet Çetin Saç Ekim Polikliniği Olarak Yaklaşımımız Mehmet Çetin Saç Ekim Polikliniği olarak, hastalarımıza en iyi bakım hizmetini sunmayı ilke ediniyoruz. Saç ekimi sürecine başlamadan önce, uygulanacak yöntemler, olası yan etkiler ve işlem adımları hakkında size detaylı bilgi veriyoruz. Hastalarımızın işlem süresince kendilerini rahat ve güvende hissetmeleri bizim için önceliklidir. Deneyimli ve güler yüzlü ekibimiz, sizin için en doğru saç ekimi yöntemini belirlemede her zaman yanınızda olacaktır. Ameliyat öncesinde “saç ekimi nasıl yapılır?”, “saç ekim süreci nasıl işler?” gibi tüm sorularınızı yanıtlamak ve sizi bilgilendirmek bizim için çok önemlidir.

Saç ekimi, uzman bir ekip ve doktor gözetiminde, Sağlık Bakanlığı onaylı merkezlerde yapıldığında oldukça güvenli bir işlemdir. Ancak her tıbbi uygulamada olduğu gibi, saç ekiminde de bazı riskler ve yan etkiler söz konusu olabilir. Bu risklerin büyük bir bölümü, işlem standartlara uygun şekilde yapılmadığında ortaya çıkar. Saç Ekimi Nerede Yapılmalı? Sağlık Bakanlığı, saç ekimi işlemlerinin yalnızca hastane ve ruhsatlı kliniklerde yapılmasına izin vermektedir. Bu merkezler, düzenli olarak denetlenir ve cerrahi sterilizasyon kurallarına uymakla yükümlüdür. Merdiven altı olarak adlandırılan, ruhsatsız ve denetlenmeyen yerlerde işlem yaptırmak sağlık açısından ciddi riskler doğurabilir. Ayrıca işlem sırasında mutlaka bir dermatolog ya da plastik cerrahi uzmanı denetiminde çalışılmalı, saç ekimi bizzat doktor gözetiminde yapılmalıdır. Kimlere Saç Ekimi Yapılmamalı? Özellikle saç dökülme süreci henüz tamamlanmamış, yani dökülme deseni netleşmemiş bireylerde saç ekimi önerilmez. Bu durum genellikle 30 yaş altı kişiler için geçerlidir. Nedeni ise saç ekiminden sonra kişinin kendi saçları dökülmeye devam edebilir ve bu da istenmeyen, dengesiz bir görünüm oluşturabilir. Bu kişiler ileride ikinci bir saç ekimi operasyonuna ihtiyaç duyabilir. Donör Bölge Seçimi Neden Önemli? Saç ekiminde, saç köklerinin genetik olarak dökülmeye karşı dirençli olduğu ense bölgesinden alınması gerekir. Eğer kökler, kafanın başka bir bölgesinden alınırsa, bu saçlar zamanla dökülebilir. Bu hata genellikle tecrübesiz ekipler tarafından yapılan işlemlerde görülür. FUE ve FUT Tekniklerinde İz Kalma Riski FUE tekniğinde her ne kadar minik izler oluşsa da, bu izler saç kesilmediği sürece genellikle fark edilmez. FUT yönteminde ise, ense bölgesinden doku şeridi alındığı için kalıcı bir iz kalma ihtimali daha yüksektir. Bu nedenle FUE yöntemi, estetik açıdan daha avantajlıdır. Olası Yan Etkiler ve Komplikasyonlar Güvenilir bir merkezde, lokal anestezi altında yapılan saç ekimi sonrası ciddi yan etkiler nadirdir. Ancak geçici olarak görülebilecek bazı etkiler şunlardır: Saçın alındığı ya da ekildiği bölgede kızarıklık, morarma veya hassasiyet Sıcaklık artışı ve hafif şişlik Küçük kabuklanmalar ve pullanma Geçici hissizlik (özellikle donör bölgede) Şok Dökülme Nedir? Şok dökülme, saç ekimi sonrasında bazı hastalarda görülen, ekilen saçların geçici olarak dökülmesi durumudur. Bu durum oldukça doğaldır ve genellikle saçlar birkaç ay içinde yeniden çıkar. Ancak bu süreç, hastalar tarafından endişe verici olabilir. Bu yüzden operasyon öncesi detaylı bilgilendirme yapılmalıdır. Estetik Memnuniyetsizlik Riski Saç ekiminin başarısı sadece tıbbi değil, estetik planlama açısından da değerlendirilmelidir. Ön saç çizgisinin doğal belirlenmesi, greft dağılımının yüz yapısına uygun yapılması gibi detaylar, sonuçtan memnun kalıp kalmayacağınızı belirler. Kötü planlama, doğal olmayan ve yapay bir görünüm oluşturabilir.

Saç ekimi, başarılı bir sonuç alabilmek için sadece operasyon sırasında değil, öncesinde de dikkat edilmesi gereken önemli hazırlıklar içerir. Aşağıdaki kurallara uymanız, ekilen saç köklerinin sağlıklı şekilde tutunmasını ve donör bölgenin daha hızlı iyileşmesini sağlar. Saç Ekimi Öncesinde Kaçınılması Gerekenler Sigara Kullanımı İşlemden en az 2 gün önce sigara kullanımını bırakmalısınız. Sigara, kan dolaşımını yavaşlatır ve yara iyileşmesini olumsuz etkiler. Alkol Tüketimi Operasyondan 3 gün önce alkol almayı bırakmanız önerilir. Aspirin ve Kan Sulandırıcılar Aspirin gibi kanı sulandıran ilaçlar işlemden 5 gün önce kesilmelidir. Aksi takdirde işlem sırasında kanama riski artabilir. Antienflamatuar İlaçlar İbuprofen gibi güçlü ağrı kesicilerin kullanımı işlemden 3 gün önce durdurulmalıdır. Parasetamol içeren ağrı kesiciler tercih edilebilir. Minoksidil İçeren Ürünler Saç dökülmesini yavaşlatan bu tür solüsyonlar işlemden 3 gün önce bırakılmalıdır. Vitamin ve Takviyeler B ve E vitaminleri ile ginseng, sarımsak özü, ginkgo biloba içeren takviyeler işlemden 1 hafta önce kesilmelidir. Bu tür ürünler kanı inceltici etki gösterebilir. Baharatlı Yiyecekler İşlemden 2 gün önce baharatlı yiyecekler tüketilmemelidir. Kafein Alımı İşlem günü çay, kahve ve kolalı içeceklerden kaçınılmalı, özellikle kahve tüketilmemelidir. Bitki Çayları İçeriği net olmayan bitki çayları da işlemden 1 hafta önce bırakılmalıdır. Güneşlenme İşlemden yaklaşık 2 hafta önce güneşten uzak durmalı, özellikle baş bölgesi güneş yanığından korunmalıdır. Operasyon Günü İçin Hazırlıklar Tıraş İşlemi Saç kesimi işlem öncesinde kliniğimizde yapılacaktır. Saç Yıkama İşlem günü sabahı duş alarak saçlarınızı yıkayabilirsiniz. Kahvaltı İşleme tok karnına gelmenizde sakınca yoktur. Hafif bir kahvaltı yapabilirsiniz. Öğle yemeği için işlem sırasında kısa bir mola verilecektir. Kıyafet Seçimi Önden düğmeli kıyafetler tercih edilmelidir. Geniş yakalı tişörtler veya eşofman takımı giyilmesi işlem sonrası rahatlık sağlar. Yedek kıyafet getirmeniz de önerilir. Ulaşım Planlaması İşlem sonrası araç kullanmanız önerilmez. Uygulanan ilaçlar ve işlem süresi nedeniyle refakatçiyle gelmeniz faydalı olacaktır. Operasyon Öncesi Klinik Uygulamaları Fotoğraf Çekimi Operasyon öncesi çeşitli açılardan fotoğraf çekimi yapılacaktır. Bu görseller sürecin belgelenmesi açısından önemlidir. Kan Testleri ve Tetkikler İşlem öncesinde kan değerleriniz kontrol edilir. Tam kan sayımı, kanama ve pıhtılaşma testleri, biyokimya, hepatit ve HIV testleri yapılacaktır. Düzenli Kullandığınız İlaçlar Tansiyon, diyabet, kolesterol gibi rahatsızlıklar nedeniyle düzenli ilaç kullanıyorsanız doktorunuzu bilgilendirmelisiniz. Bu ilaçlara genellikle devam edilir. Özellikle Kullanılması Gereken Ürünler Operasyon öncesi özel bir ürün kullanmanız gerekmez. Gerekli ilaçlar size klinikte verilecektir. Operasyon Sonrası Dinlenme Saç ekiminden sonra zorunlu yatak istirahati gerekmez. Ancak işlem günü dinlenmeniz önerilir. İşlem sonrası ilk birkaç gününüz genellikle rahat geçecektir. Dilerseniz bir süre işe ara vermek, hem kendinizi daha rahat hissetmenizi sağlar hem de çevrenizden gelen sorularla daha az karşılaşırsınız.

Saç ekimi teknolojilerindeki gelişmeler sayesinde, özellikle 2009 yılından sonra FUE (Follicular Unit Extraction) tekniğinin yaygınlaşmasıyla başarı oranlarında önemli bir artış gözlemlenmiştir. Bu artışın temel nedeni, FUE yönteminin FUT’a göre daha az invaziv olması ve greftlerin daha sağlıklı şekilde alınarak transfer edilebilmesidir. Başarı Oranları Nasıldır? Yetkin bir klinikte, uzman bir ekip tarafından, doktor gözetiminde gerçekleştirilen saç ekimi işlemlerinde başarı oranı oldukça yüksektir. Greftlerin tutunma oranı genellikle %85 ile %95 arasında değişmektedir. Bu oran, saçların doğal görünüm kazanması ve kalıcılığı açısından oldukça tatmin edicidir. Başarıyı Etkileyen Faktörler Saç ekimi sürecinde başarı oranını etkileyen bazı önemli unsurlar şunlardır: Steril çalışma ortamı: Enfeksiyon riskini azaltır. Thermasol gibi greft koruyucu solüsyonlar: Greftlerin canlı kalmasını sağlar. Doğal saç ön çizgisinin belirlenmesi: Estetik ve doğal görünüm açısından kritik öneme sahiptir. Uzman ekip: Eğitimli ve deneyimli profesyonellerle yapılan işlemler başarıyı doğrudan etkiler. Hasta uyumu: Doktor tavsiyelerine dikkat eden bireylerde iyileşme ve sonuçlar daha olumlu olur. Ekilen Saçların Kalıcılığı Her ne kadar saç ekimi işlemi kalıcı sonuçlar vaat etse de, ekilen saçların yaklaşık %10'u zamanla dökülebilir. Bu durum olağandır ve genellikle kişinin genel saç döngüsüyle ilgilidir. Ancak, uzmanlara göre ekilen saçların %15’ten fazlası dökülüyorsa, işlem başarısız ya da verimsiz sayılabilir. Saç Ekiminin Başarısını Değerlendirme Kriterleri Bir saç ekimi işleminin başarılı sayılabilmesi için şu üç kriterin karşılanması beklenir: Yara izi bırakmaması: Saç derisinde belirgin izler olmamalıdır. Doğal görünüm: Ekim yapılan alanın doğal ve estetik görünmesi gerekir. Sağlık riski taşımaması: İşlem sonrası enfeksiyon veya komplikasyon gelişmemelidir.

Saç ekimi işleminin süresi, ekilecek greft sayısı ve işlemi gerçekleştiren ekibin büyüklüğüne bağlı olarak değişkenlik gösterebilir. Ancak genel olarak işlem, ortalama 6 ila 9 saat arasında sürmektedir. Greft Sayısı Fazlaysa İşlem Uzayabilir Eğer ekilecek greft sayısı çok yüksekse, işlem süresi bir günü aşabilir ve ikinci güne sarkabilir. Bu durum, saç derisinin bir günde aşırı travmaya maruz kalmasını önlemek için tercih edilir. Aksi takdirde, saç köklerinde oluşabilecek fazla stres şok dökülme riskini artırabilir. İşlem Sırasında Rahat Olabilirsiniz Saç ekimi işlemi lokal anestezi altında yapıldığından, hasta işlem süresince tamamen uyanık olur. Bu süreçte: Film izleyebilir Kitap okuyabilir Telefonunuzla ilgilenebilirsiniz Bu da işlemi daha konforlu ve rahat hale getirir.

Saç ekimi sonrası iz kalma durumu, kullanılan yönteme ve işlemi gerçekleştiren ekibin tecrübesine bağlı olarak değişir. FUE Yönteminde İz Kalmaz FUE yöntemi, uzman bir doktor ve deneyimli bir ekip tarafından uygulandığında, gözle görülebilir iz bırakmaz. Bu yöntemde saç kökleri tek tek alınır ve her birinin alındığı noktada çok küçük izler bırakılır. Ancak bu izler, saçlarınız kısa olmadıkça fark edilmez. FUT Yönteminde İz Oluşabilir FUT yöntemi ise cerrahi bir işlem olduğundan, donör bölgede daha büyük yaralar oluşabilir. Bu yöntemle alınan doku şeridi sonrasında minimal izler oluşabilir. Ancak izlerin fark edilmesi, saçın ne kadar uzun olduğuna bağlıdır. Yakından bakıldığında bu izler görülebilir, ancak çoğu kişi için bu durum problem yaratmaz. Punch Kalemi ve İzler FUE işleminde kullanılan punch kaleminin ucundaki başlıkların boyutu, izlerin büyüklüğünü etkiler. 1 mm’lik aparatlarla yapılan işlemler, küçük, yüzlerce iz bırakır. Bu izler, saçlar kısa olmadığı sürece fark edilmez ve iyileştikten sonra çok belirgin hale gelmez.

Saç ekimi sonrası ilk değişiklikler 15 gün içinde görülmeye başlar. İlk ekilen saçlar, bu süre zarfında hızla büyümeye başlar. Ancak, 2-3 ay sonra ekilen saçlar dökülmeye başlar. Bu dökülme, doğal bir süreçtir ve endişe edilecek bir durum değildir. Dökülmeden sonra, 3. ayda yeni saçlar çıkmaya başlar. Bu saçlar kalıcı olup, saç ekimi işleminden sonra şekil alacak ve büyümeye devam edecektir. Saçlarınızın tam olarak istenilen forma girmesi, genellikle 1 yıl içinde gerçekleşir.

Saç ekimi sonrası başarılı bir iyileşme süreci için aşağıdaki talimatlara dikkat etmeniz çok önemlidir. Bu kurallara uyarak ekilen köklerin sağlıklı bir şekilde tutunmasını ve iyileşen bölgenin hızlıca iyileşmesini sağlayabilirsiniz. Yasaklar Sigara İşlem sonrası 7 gün boyunca sigara içmeyin. Sigara, iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilir. Alkol Saç ekimi sonrası 7 gün süreyle alkol almayın. Alkol, iyileşmeyi engelleyebilir ve enfeksiyon riskini artırabilir. Kan Sulandırıcılar Kan sulandırıcı ilaçlar kullanılmamalıdır. Hangi ilaçları kullanmanız gerektiği konusunda kliniğimizle iletişime geçebilirsiniz. Sauna ve Hamam İşlem sonrası 3 ay süreyle sauna ve hamama gitmemeniz önerilir. Güneşlenme ve Solaryum İşlem sonrası 3 ay boyunca doğrudan güneşe çıkmaktan ve solaryum kullanmaktan kaçının. Yüzme İşlem sonrası 1 ay süreyle deniz veya havuzda yüzmekten kaçının. Spor Saç ekimi sonrası 1 ay süreyle yoğun spor aktivitelerinden kaçının. Ağırlık Kaldırma 1 ay süreyle ağır kaldırmaktan kaçının. Fiziksel Aktivite Hafif yürüyüşler gibi düşük yoğunluklu aktiviteler yapabilirsiniz, ancak aşırı terlememeye özen gösterin. Güneşe Maruz Kalma İlk 14 gün boyunca doğrudan güneş ışığına maruz kalmaktan kaçının. Güneş ışınları saç ekimi yapılan bölgeyi olumsuz etkileyebilir. Ayrıca 3 ay boyunca başınızı güneşten korumanız önerilir. Kliniğimiz tarafından verilen şapka, güneşe karşı koruyuculuk sağlayacaktır. Cinsel İlişki İşlemden 14 gün sonra cinsel ilişkiye girmemelisiniz. Bu süre, iyileşme sürecine zarar vermemek adına önemlidir. Saçlara Elle Temas Saç ekimi sonrası saçlarınıza elle temas etmeyin. Elle kontrol etmek, enfeksiyona yol açabilir ve kıl kökü enfeksiyonuna (follikülit) neden olabilir. Kullanılması Gereken Ürünler İlk 8 gün boyunca doktorunuz tarafından önerilen ilaçları düzenli olarak kullanmalısınız. Ayrıca, ilk 2 hafta boyunca özel şampuan ve losyonlar kullanmanız önemlidir. Dinlenme Saç ekimi sonrası kesin yatak istirahati gerekmemektedir, ancak işlem sonrası günlerinizi dinlenerek geçirebilirsiniz. İlk hafta işe gitmemeniz, sürecin daha rahat geçmesini sağlar. Uyku Düzeni İlk 3 gece başınızı yüksek bir yastıkta tutmak, şişliklerin inmesine yardımcı olur. Kesinlikle yüzükoyun yatmamalısınız. Baş Bandı Kullanımı İlk yıkama sonrası baş bandı kullanmaya başlayabilirsiniz. 2 gün boyunca baş bandı takmak şişlikleri önler. Ancak baş bandıyla uyumamaya özen gösterin. Şapka Kullanımı Saç ekimi sonrası 5. günden itibaren şapka takabilirsiniz. Şapkayı başınıza hafifçe oturtun ve sıkıca yerleştirmemeye özen gösterin. Saçların Yıkanması İlk 14 gün boyunca saçınızı doğru şekilde yıkamak çok önemlidir. Şampuan ve losyon kullanımı, ekilen saçların sağlığı için gereklidir. Saçları nazikçe yıkayın ve asla sürtme hareketi yapmayın. Saçların kendiliğinden kurumasını bekleyin. Olası Durumlar Ağrı İşlem sonrası hafif ağrılar olabilir. Doktorunuzun önerdiği ağrı kesicileri kullanabilirsiniz. Şişlik Ekim sonrası şişlik, genellikle 2-5 gün içinde geçer. Şişliğe karşı baş bandı ve verilen ilaçlar yardımcı olacaktır. Kaşıntı Kaşıntı, saç ekimi sonrası yaygın bir durumdur. İyi bakım ve düzenli yıkama ile kaşıntı azalacaktır. Fotoğraf Çekimi İyileşme sürecinizi izlemek için işlem sonrası belirli aralıklarla fotoğraflarınızı çekmeniz gerekmektedir. İlk fotoğraflar işlemden hemen sonra alınır ve 14. gün, 1 ay, 3 ay, 6 ay ve 12. ayda tekrarlanır.

AQICS metodu, DK Klinik Saç Ekim Birimi tarafından benimsenen bir yaklaşım olup, saç ekimi işleminin verimliliğini artırmak ve daha sağlıklı, estetik sonuçlar elde etmek amacıyla oluşturulmuş prensipler bütünüdür. AQICS, her bir harfiyle belirli bir prensibe işaret eder: AESTHETIC (Estetik) Saç ekimi, sadece saçların büyümesi değil, aynı zamanda estetik açıdan en iyi sonucu almak için yapılır. Kliniğimiz, saç ekimi sonrasında daha iyi bir görünüme ulaşmayı hedefler ve her hastayla beklentileri doğrultusunda ayrıntılı bir şekilde görüşmeler yapar. Estetik sonuç, bilimin ve estetiğin birleşimiyle en iyi şekilde sağlanır. QUALITY (Nitelik) Kliniğimizde nicelikten çok nitelik ön plandadır. Saç ekiminde sayıca çok fazla greft eklemek yerine, daha az ama daha kaliteli bir işlem yapılması sağlanır. 3000 greftten fazla ekim yapılmaz; daha fazla greft ekimi için randevu bir sonraki güne ertelenir. Bu, daha az travma, daha sağlıklı greftler ve uzun vadede daha iyi sonuçlar anlamına gelir. IMPROVEMENT (Geliştirme) Sürekli iyileştirme ve gelişim anlayışıyla hareket edilir. Kliniğimizde sadece standart ekim teknikleri kullanılmaz; iyileşme sürecini hızlandırmak ve saçların daha sağlıklı büyümesini sağlamak için PRP işlemi ve greftleri özel bir solüsyon içinde bekletmek gibi ileri düzey teknikler uygulanır. Ayrıca, ekim öncesi donör bölgeyi mikroskop altında analiz eder ve bilimsel yenilikleri süreçlerimize dahil ederiz. CONTROL (Kontrol) Saç ekimi süreci boyunca her aşama dikkatle kontrol edilir. Ekim işlemi sırasında kullanılan ekipman ve yöntemler her zaman denetlenir, greftlerin kalitesi ve başarı şansı artırılır. Kliniğimizde, tüm süreçlerin her zaman bilimsel ve tıbbi verilere dayalı olarak kontrol edilmesi sağlanır. SCIENCE (Bilimsellik) Kliniğimizde kullanılan tüm teknikler ve ürünler bilimsel olarak etkinliği kanıtlanmış olmalıdır. Bilimsel araştırmalar ve gelişmeleri takip eder, bu alandaki yenilikleri uygulamalarımıza entegre ederiz. Ayrıca, kliniğimizde çalışan her personel, saç ekimi alanındaki bilimsel ve tıbbi gelişmeleri yakından takip eder ve eğitimlerini sürekli günceller.

Saç ekimi sonrasında saçlarınızın doğal yapısına kavuşması için dikkat edilmesi gereken bazı önemli noktalar bulunmaktadır. İşte saç ekimi sonrası saç bakımına yönelik bazı öneriler: Saçları Uzatma: Saç ekimi sonrası çıkan saçlar, kendi doğal saçlarınızdır ve dolayısıyla aynı özellikleri taşır. Yani saçlarınızı uzatabilirsiniz. Ancak, yeni çıkan saçlar ilk birkaç ayda çok hassas olabileceği için, uzatma süreci doğal olarak biraz daha yavaş olabilir. Saçları Tarama: Yeni çıkan saçlarınızı 3-4 ay içerisinde nazik bir şekilde tarakla tarayabilirsiniz. Ancak, fırça kullanmaktan kaçının çünkü fırçalama işlemi saçları daha güçlü bir şekilde çekebilir ve bu da saçların hasar görmesine neden olabilir. Bu aşamada nazik olmanız oldukça önemlidir. Saçları Kısaltma: Yeni saçlarınız 3 aydan sonra makas ile kısaltılabilir, ancak makine ile tıraş etmemeniz gerekir. Makineyle yapılan tıraş, yeni çıkan saçlar üzerinde olumsuz bir etki yaratabilir. Bunun yerine, daha hassas bir şekilde makasla saçlarınızı kısaltabilirsiniz. Donör Alanı: Ekim yapılan ense bölgesindeki (donör alanı) saçlar 2 aydan sonra rahatlıkla tıraş edilebilir. Ancak, ekim alanındaki saçlar daha hassas olduğu için bu bölgeye dikkat edilmesi önemlidir. Saç Boyama: Saç ekiminden sonra 1 yıl boyunca saç boyası yapılmamalıdır. Çünkü boya kimyasal içerikleri nedeniyle yeni çıkan saçların büyüme sürecini etkileyebilir. Bir yılın sonunda, saçlarınız tamamen yerleştiğinde ve sağlıklı bir şekilde uzadığında, saç boyası kullanabilirsiniz.